Kalp Damar Problemleri El Bileğinden
Anjio Yöntemi İle Tedavi Ediliyor

Anjiyografi terimi hastalara genelde endişe ve korku hissi verir. Çoğu insan darlık çıkma olasılığı sonrasında muhtemel girişimler nedeniyle anjiyografiden kaçınır. Girişimsel kardiyolojideki yeni gelişmeler ile koroner anjiyografi kasıktaki femoral arter yerine el bileğindeki radyal arter yoluyla da yapılabilmektedir. 

Kalp İçindeki Kalp Akımı Basıncı Hakkında Bilgi Verir

Koroner anjiyografi , hastalarda görülen kalp problemlerinin teşhisinde tıkalı damarların saptanması ve sonrasında tedavisini sağlamaktadır. Kalp içindeki kan akımı ve basıncı hakkında bilgi edinmek ve kalp kasını besleyen kan damarlarında tıkanma olup olmadığını belirlemek için x ışını kılavuzluğu altında dolaşım sistemine küçük tüpler (kateterler) sokulur. Geleneksel kasık bölgesindeki femoral arterden yapılan anjiyografide kasık bölgesinden femoral artere bir kateter yerleştirilir ve ardından kateterler kalp damarına yerleştirilip kontrast madde enjekte edilir. Böylece X ışını sayesinde kalp damarları açıkça ekranda görülür. Radyal anjiyografide ise kateter el bileğinde bulunan radyal arterden yerleştirilip aynı görüntüler elde edilir.

Hareketsiz Kalma Zorunluluğu Yoktur

Radyal anjiyografinin hastaya sağladığı kolaylık ve rahatlık nedeniyle tercih edilen bir tanı yöntemidir. Geleneksel femoral yöntemde hastaların kasığından kanül çekildikten sonra kanama olmaması için bacağını 2 ila 6 saat oynatmaması ve üzerinde kum torbası tutması gerekmektedir. Bazı durumlarda kum torbası ve uzun süre hareketsizliğe rağmen iç kanama oluşabilir ve bu kanama kan takılması ve veya ameliyathanede açık cerrahi ile tamir bile gerektirebilir. Bu komplikasyonlar radyal anjiyografi ile önlenebilir. Radyal arter daha küçük ve cildin yüzeyine daha yakındır. Bu nedenle iç kanama riski ortadan kalkar ve herhangi bir dış kanama olması durumunda kolayca durdurulabilir. Koroner damar görüntüleri elde edildikten sonra katater çıkarılır ve kateter giriş yerinden kanamayı engelleyen bir bandaj ile kanama kolaylıkla durdurulur. Radyal anjiyografilerde hareketsiz olma zorunluluğu yoktur ve hastalar hemen günlük aktivitelerine geri dönebilirler. Genel olarak hastalar radyal kateterizasyonu femoral kateterizasyondan daha rahat ve konforlu bulurlar. Çünkü hemen oturabilir, yürüyebilir ve yemek yiyebilirler. Bu özellikle sırt problemleri olan hastalar için özel bir avantajdır. Çünkü bacaktaki kum torbasının ağır basıncına ve uzun süreli hareketsizliğe ihtiyaç yoktur. Bu aynı zamanda hasta için hastanede yatış süresini kısaltarak ekonomik avantaj da sağlar. ‘’