Başarılı Bir Kardiyoloji Merkezi Organizasyonu Hakkında

Başarılı bir kalp merkezi yapılanması için merkezin anjiyografi ve detaylı noninvazif tanı ünitelerinin bulunması temel ihtiyaçlardır. Hastalarda BT koroner anjiyografi ve kardiyak MR inceleme de son dönemlerde sıklıkla kullanıldığı için radyoloji bölümü ile koordine olarak bu hizmetlerin olması da tanı ve tedavi kalitesini arttırmaktadır. Merkezde 7/24 acil anjiyo ve müdahale için de nöbetçi/icapçı hekim organizasyonu yapılması gerekir. Koroner yoğun bakımın gerektiğinde intra aortik balon pompasında ve entübe hastaları da takip edecek şekilde organize edilmesi hastalardaki mortaliteyi azaltan bir faktördür. Kardiyoloji ekibinde en az bir görüntülemede uzman kardiyolog, bir girişimsel kardiyolog bir adette elektrofizyolog bulunması önemlidir. Kardiyoloji bölümünün yaptığı girişimleri sadece koroner damarlar ile sınırlı tutmayıp, kapak girişimi, yapısal girişimler, karotid girişimleri ve diğer periferik girişimleri de yapması bölümde yapılan işin kalitesini çok arttırmaktadır. Kardiyoloji ve kalp damar cerrahisinin ortak çalışabilmesi ve uyumlu olması da hastalar açısından başarıyı arttıran faktördür.

Hasta profilimiz daha çok 50 yaş üstü kalp krizi geçirmiş ve damarsal problemleri olan hastalar. Elektrofizyoloji ve yapısal kalp müdahaleleri için gelen gurup biraz daha düşük bir yaş ortalamasına sahiptir. Kapak problemi olan veya kalp damar cerrahisinde opere edilmiş bypass ve kapak replasmanı hastaları da ayrı bir gurubu oluşturuyor. Sigara içimi, hareketsizlik, diyabet, obezite, büyük şehirde yaşam ve ekonomik sıkıntıların getirdiği stresler kalp damar hastalıklarında en büyük rol oynayan faktörler.

Kalp damar hastalıklarının tanı ve tedavisi dünya ile karşılaştırıldığında sosyal güvenlik kurumu açısından çok maliyetli değildir. Malzeme ve ilaç fiyatları da son dönemde oldukça düşmüş olduğundan tedavi maliyetleri de kabul edilebilir sınırlardadır. Dünya standartları ile karşılaştırıldığında maliyetlerde daha düşük görünmektedir. Türkiyede en iyi öğrenciler tıp fakültelerine gitmekte ve yıllardan beri biriken insan gücü de tıp fakültelerinde dünya standardında hekim yetiştirmektedir. İyi yetişmiş hekimler Türk insanının pragmatik taraflarını da kullanınca ortaya dünya ile karşılaştırıldığında kaliteli bir sağlık hizmeti çıkartmaktadırlar.

Kardiyoloji alanında kardiyak MR görüntüleme, BT anjiyografi ile koroner damarları görüntüleyip sanal ortamda darlık seviyesini BT-FFR ile belirleme yöntemi heyecan verici ve alanı değiştirebilecek gelişmeler. Koroner için basınç ölçme, optikal koherans tomografi görüntüleme, intravasküler ultrason görüntüleme de tanı ve doğru tedavi kararını vermede hekime çok yardımcı olmaktadır. Daha önce sadece açık kalp cerrahisi ile tedavi edilebilen kapak hastalıklarının anjiyografi yöntemi ile tedavi edilebilmesi çok heyecan verici bir alandır. Gündelik pratiğimizde aort kapağa yönelik TAVI işlemine ek olarak mitral ve triküspit kapak replasman tedavileri de rutine girecek gibi görünüyor.

Kardiyoloji şu an için bile bir çok hastalığa çözüm bulabilen bir alan bu nedenle hızlı ve yüz güldürücü sonuçlar almak işimizi daha keyifli yapılabilir kılıyor. 7/24 hastanede çağrılabilme sıkıntısına katlanmak istemiyen bir hekim için bile nonivazif kardiyolog olarakta rahat bir çalışma ortamı sağlıyabiliyor. Kapak ve yapısal kalp hastalıklarına yönelik yeni gelişen tedavi yöntemleri kardiyolojiyi gelecekte daha popüler bir alan yapacaktır. Kardiyoloji uzmanlık sınavında ilk 100 arasına giren yeni mezun hekimlerin yarısı radyoloji, cildiye, göz ve fiziksel rehabilitasyon gibi nöbeti az, malpraktis dava derdi olmayan, sağlıkta şiddetin daha az yaşandığı bölümleri tercih ediyor. Yeni mezunların kardiyolojiyi seçmek için bir çok iyi nedenleri olmasına rağmen ülkemiz şartlarında kardiyolojiyi tercih etmemeleri gözden geçirilmeli ve altta yatan nedenler düzeltilmelidir.